İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtarŞu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları da
Göğe bakalım
İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar Şu aranıp duran korkak ellerimi tut Bu evleri atla bu evleri de bunları da Göğe bakalım
Çok üşürdük hep üşürdük üşümekti bütün yaşadığımız. Üşürdü ellerimiz aşkımız sonsuz uzun sakallarımız.
Ben! Çocukları sevdim yaşadım. Dünyaya alışamadım. Kuru güller gibi yersiz ve inceydim biraz. Hep bunu duydum. Bunu yaşadım.
Denizi ve ormanı, açlığı ve başkaldırmayı ayırmadın. Bırakılmış bir köşebaşının en güzel tanımıdır adın.
Oysa gece tam yarısıdır bir günün. Ve daha güçlüdür gündüzden.
Sevgim acıyor. Kimi sevsem. Kim beni sevse. Eylül toparlandı gitti işte. Ekim filan da gider bu gidişle.
Şimdi otobüs gelir biner gideriz. Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç.
Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım. İnecek var deriz otobüs durur ineriz.
Sen nereye, ben oraya, adım adım. İnsan sevdikçe iyileşiyor artık anladım.
Ben aslında her şeyi sonradan öğrendim.. Herkes herkesi sonradan öğrenirmiş; bunu da sonradan öğrendim.